Göğsümüz Kabardı

Geçen hafta Malatyasporun Süper Lig tarihinin en kaliteli kadrosuna sahip olduğunu, ama bu kadronun heba olduğunu söylemiştim. İnanın bana Lig'de yenemeyeceğimiz takım yok. Yeter ki doğru oyuncular doğru mevkide oynasın ve hiçbir takımı "büyük" görmeyelim.   Beşiktaş maçını hatırlayın. Beşiktaş'ın en formsuz olduğu bir dönemde karşılaştık onlarla, mutlaka kazanmamız gereken bir maçtı. Ama korkak bir oyunla, futboldan soğutan bir mentaliteyle sahadan mağlup ayrılmıştık. O gün de oynamamız gereken oyun tam olarak buydu. Cesurca, golü düşünen, 3 puanı hedefleyen bir oyun. Ama maalesef hayal kırıklığı yaşamıştık.   Ama bugün...   Dile kolay, lige onlarca transfer ve mutlak şampiyonluk parolasıyla başlayan, şampiyonluğun en güçlü adaylarından Fenerbahçe ile deplasmanda oynayıp sahaya 4 net santroforla çıkıyorsunuz. Bunlardan biri 37'lik Umut, diğeri Süper Lig tecrübesini Malatya'da yaşamaya başlayan Kubilay.    Ama herkes o kadar iyi mücadele etti, o kadar iyi oynadı ki tüm Malatyalılar olarak göğsümüz kabardı.    Topu ayağında tutan, hücumu düşünen, golü düşünen bir oyun anlayışı ve önce penaltıdan, sonra da Malatyaspor taraftarının sıkça eleştirdiği iki isimden Kubilay'ın muhteşem asisti ile Umut'un tam bir golcü vuruşuyla gelen nefis kafa golüyle maçın henüz 20. dakikasında 2-0'lık skor üstünlüğü sağladık. 2-0'dan sonra Fenerbahçe nispeten baskılı oynasa da pozisyona giremedi. İkinci yarıya da golle başlayıp bu skoru maç sonuna kadar korumasını bildik ve 3-0 gibi net bir skorla sahadan ayrıldık.   Takım olarak sahadaki her şey doğru işledi, muazzam bir takım savunması, güven veren, sapasağlam bir orta saha hattı, ileride tamamı çok iyi top tutan oyunculardan oluşan bir hücumcu topluluğu derken tarihimizin en gurur verici gecelerinden birini yaşadık.   Biz her maça kazanmak için çıktığımız sürece yenemeyeceğimiz takım yok bu ligde. Çok daha üst sıralarda olması gereken bir takımımız var. Umuyorum ki bu galibiyet, takımın özgüvenini artırır ve bir seriye dönüşür. Böyle olmaması için hiçbir neden yok.    Başta Hamza Hoca olmak üzere, Ertaç'tan Hadebe'ye, Acquah'tan Umut'a, Kubilay'dan Tetteh'e herkesin ayağına sağlık. Tarihi bir gece yaşattılar bize, çok daha farklı kazanabilirdik, ama olsun. Ulusal basında maçın mutlak favorisinin Fenerbahçe olduğunu söyleyen, takımımızın adını neredeyse ağızlarına almaktan imtina eden sözde yorumculara da en güzel cevabı vermiş olduk böylece, varsın onlar "Fenerbahçe'de işler neden kötü gidiyor" diye sorup kendileri çalıp kendileri eğlenmeye devam etsinler. Biz gülüp geçelim, tadını çıkaralım.   NOT: Geçen hafta Cueva Kadroya demiştim. Affedilmiş. Onun gelmesiyle birlikte takım çok daha iyi olacaktır. Devre arasında kanat ve orta saha takviyeleri ile üst sıraları zorlamamamız içten bile değil. Yeter ki komplekslerimizden kurtulup hedeflerimizi yüksek tutalım.